Ev Ödevlerinde Ebeveyn Davranışları

EV ÖDEVİ KİMİN ÖDEVİ ?
Okulların açılmasının ardından ev ödevleri başladı. Çocuğunuzun ev ödevi ile ilgili yakınmalarını duyar gibiyiz. Ebeveynler bu sorunu çözmek için nasıl bir yol izlemeli, neler yapmalı ?
Ödevlerini yapmak konusunda güçlük çıkaran çocukların ebeveynleri sürekli hatırlatma, çocuğu ikna etmek için çaba gösterme, ödül verme, azarlama gibi yöntemlerle ödevin yapılmasına zorlar. Bu yöntemler çocuğu ev ödevlerini yapmasında olumlu etki gösterirken bir yönden de olumsuz davranışlarda gösterebilir. Çocuğunuzu ödüllendirmeyin demiyoruz; çocuklara zamanı nasıl verimli kullanacaklarını, ödev yapmadan önce plan ve programı nasıl aşılamanız gerektiğini, ebeveynleri tarafından öğrenmesi çocuklar için daha sağlıklı bir davranış biçimi olur. Birbirinden özel 3 önemli kuralımız çocukların ev ödevlerini artık rahat bir şekilde yapmasında katkıda bulunacaktır.

1- Erteye Kalan, Arkaya Kalır!
Ödevleri nerede ve hangi zamanda yapacağı hakkında çocuğunuzla konuşun. Ona 2 alternatif zaman verip ardından birini seçmesi gerektiğini söyleyin. Ödev saatini belirledikten sonra beraber alarm kurup alarm saati geldiği zaman çocuğunuz ödevlerini yapmaya başlaması gerektiğini anlamış olmalı. Alarmı onun duyabileceği ortama koymayı unutmamalısınız, fakat bu alarmları alışkanlık kazanana kadar yani en fazla 7 - 21 gün süreyle koyun aksi takdirde çocuğunuzun her gün ödev yapmak için alarm sesi duymaktan sıkılması işten bile değildir. Kurduğunuz bu alarmlar sayesinde çocuğunuz bu düzene alışıp, ilerleyen günlerde alarm kurmanızı bile istemeden ödevini yapmaya koyulacaktır.
2- Gözünden Uyku Akmasın!
Okulda uykuya değil derslere odaklanması için çocuğunuzun konforlu ve rahat bir uyku alması hem geleceğini hem de bulunduğu zamanı etkiliyor. Eğer çocuğunuz 3-6 yaşında ise, günde yaklaşık 10-12 saat uykuya, çocuğunuz 7-12 yaşında ise, günde yaklaşık 10-11 saat uykuya, çocuğunuz 13-18 yaşında ise, yaklaşık 8-9 saat uykuya ihtiyacı vardır. Bu nedenle bebek, çocuk ve gençlerimiz düzenli ve kontrollü ders çalışması için uykusunu güzel alması çocuğunuzun başarıya en büyük adımı olur.

3- Övgü Bağımlılık Yaratır!
Aferin, başardın, sen yaparsın, harika, iyi iş çıkardın gibi kelimeleri çok fazla abartmayarak çocuklarınıza söylemelisiniz. Uzmanlara göre çocuğumuz ödevlerini bitirdiğinde; her seferinde söylediğimiz tebrik edici ifadeler bir süre sonra çocuğa motivasyon olmaktan çıkıp onaylanma ihtiyacına sebep oluyor. Peki ne yapacağız? Çocuk ödevlerini yaptığında ‘harika!’ demek yerine biraz daha gerçekçi olup ödev yapmanın onun sorumluluğu olduğu bilincini aşılamalı, beraber ödevlerini kontrol edip hataları var ise onların üzerinden siz ebeveynleri ile beraber geçip, "seni tebrik ederim ödevlerini zamanında ve doğru bir şekilde tamamladın" demek hem ne için tebrik ettiğinizi gösterir hem de çocuğunuza da tebrik edilme duygusu iyi gelecektir. Konuya gerçekçi bakmak gerekirse bunu sadece ödevlerinde değil yaşam standardınız haline getirmeye özen göstermeniz önem arz etmektedir.
Hepimiz çocuklarımızın kendine güvenen, yetenekli, mutlu, özverili ve özgür birer yetişkin olmalarını istiyoruz. Bu nedenle çocuk ve ebeveyn iletişimi çok önemlidir. Çocuğunuzla birebir iletişim kurmak, sorunlarını ebeveynleri ile işbirliği içerisinde çözmek çocuğun ruh sağlığı açısından ileride daha sağlıklı birer birey olmasına katkı sağlar. Sabırlı ve kararlı bir iletişim ile sorunların üstesinden kolayca gelebilir, ödevler gibi günlük hayatınızda sıkça gündem olan konuları daha kolaylıkla çözüme kavuşturabilirsiniz.
Kolay Gelsin .. :)